top of page
Search
balabansenem

2021 Öngörüleri

Updated: Jan 21, 2021

2021 Öngörüleri* - TEAL SWAN



1776 yılında tüm insanların eşit davranılmayı hak ettiğine, "Tanrının" insanlara geri alınamaz ve devredilemez şekilde Yaşama hakkı, Özgürlük hakkı ve Mutluluğu Arama hakkı verdiğine karar verildi. Hükümetin yegane meşru amacının bu bireysel hakları korumak olduğu söylendi. Ayrıca böyle hükümetlerin varolmasının yegane meşru yolunun, kendilerine muvafakat eden insanlar namına varolmak olduğu da dile getirildi.


Bu ideoloji Bağımsızlık Bildirisini ortaya çıkardı. İşte insanlık 2021 yılında, bu bildirinin ortaya çıktığı zamanlarda verdiği kararların bir sonucu olarak başlamış olan bir devri kapatıyor. Kendinizi hangi ülkeye ait görürseniz görün, bu böyle. Bir devrin sonuna gelindiğinde o devrin başlangıcındaki sorular tekrar gündeme gelir. Yani 1776'da insanlığın ve toplumun kolektif bilincinde su yüzüne çıkmış olan sorular şu anda yeniden önümüzde. Temalarımız güç, ittifak, özgürlük, kontrol, bağımlılık ve bağımsızlık, ceza, yönetim, yetki, eşitlik, kişisel haklar, haklılık, siyaset, ticaret, ekonomi, kurallar, özgür irade, seçim, egemenlik, ahlak, reformasyon, yozlaşma, çıkar çatışması, kutuplaşma, vatandaş refahı, toplumsal değişim ve yeni karşısındaki eski.


2021'in bir "normale dönüş" yılı olacağını düşünmek hata olur. Hatta 2020'de insan deneyiminin dışında kalmış olan şeyler 2021 yazının ilk günlerinde yavaş yavaş hayata sızmaya başladığında, hayatın normale dönmekte olduğuna dair kolektif gaslightinge** düşmemek için çok dikkatli olmalısınız. 2021 yılının 2020'de olanlara bir son vermesini istemek anlaşılır bir şey. Bu istek son derece doğal ve kimse bunu isteyerek hata yapıyor değil. Ne var ki gerçeği kabul ettiğimiz zaman çok daha güçlü oluyoruz. Ve gerçek şu ki 2021, 2020'deki olaylara karşı doğrudan bir tepki niteliği taşıyor. Bu yüzden 2020'deki olayları 2021'de insanları bekleyen olaylardan ayırmak imkansız. Geri döndürülemez küresel değişiklikler meydana geliyor. Geri döndürülemez olan, her birimizi etkileyen ve etkilemeye devam edecek küresel değişiklikler... Bu demek oluyor ki hissedegeldiğimiz bu distopik aroma 2021'de bir süre daha devam edecek. Birçok kişi ütopik bir geleceğe doğru gittiğimize ya da oligarşiye veya komünizme kaydığımıza dair korkular yaşayacak.


2020 birçok açıdan hayattaki bazı eski yöntemlerin sonu, dolayısıyla yeni bir yaşam şeklinin de başlangıcı. Tıpkı Amerikan Bağımsızlık Bildirisini doğuran olayların bir sona, aynı zamanda da yeni bir başlangıca yol açmış olması gibi... 2020 insanlar için bir şeyi aşikar kıldı: Neyin işe yaramadığını. Bu hem makro düzeydeki kolektif gerçeklik için hem de mikro düzeydeki bireysel gerçekliğiniz için geçerli. Kova Çağı yeni dünyaya gebe ve gerçekleşecek doğum zorlu ve sancılı olmaya meyyal. Bu doğum sürecinde eski ve yeni hayat tarzları arasındaki çatışmaya şahit olacaksınız. Bu, hayatın her alanında kendini gösteren bir mücadele olacak. Bizler (son derece acı bir şekilde) toplumda ve kişisel hayatlarımızda nelerin sürdürülebilir olmadığını görmek zorunda kaldık. Bu yüzden eski hayatımız ne kadar cezbedici de olsa ve onu ne kadar özlesek de eskiden yaşadığımız gibi yaşamaya geri dönmememiz kritik önem taşıyor. Bunun yerine geleceğimizi baştan yaratmalıyız.


2021'e ilişkin baskın tema: SAĞLAMLIK. Bu temanın baskın olmasının nedeni sağlam olmayan ne varsa 2021'de daha aşikar hale gelecek olması. Sağlam olmayan pek çok şey çökecek ve evrenin sizden istediği şey hem kendi hayatınızda hem de dış dünyada sağlamlığı önceliğiniz haline getirmeniz. Sağlamlığı iki parçaya ayırabiliriz: Birincisi, güçlüklere dayanma becerimiz, ikincisi güçlükler karşısındaki adaptasyon becerimiz. Bir şey sağlam olabilmek için, hem dayanıklı olmalı hem de uyum sağlayabilmelidir. Siz ne kadar sağlamsınız? İlişkileriniz ne kadar sağlam? İçinde yaşadığınız topluluk ne kadar sağlam? Ekonomik durumunuz ne kadar sağlam? Yaşam biçiminiz ne kadar sağlam? İşletmeniz ne kadar sağlam? Hayatın amacı ve anlamına ilişkin algınız ne kadar sağlam? Zihniyetiniz ne kadar sağlam? Duygusal olarak ne kadar sağlamsınız? Sağlığınız ne kadar sağlam? Yaşadığınız çevre ne kadar sağlam? İnşa etmiş olduğumuz toplum ve sistemler ne kadar sağlam? Ve beklenmedik durumlar için planınız nedir?


Size neyin sağlam olmadığıyla ilgili bir fikir vermek istiyorum. Bir insan, hayatını borçla sürdürüyorsa bu kişinin sağlam bir hayat tarzı yoktur. Bir işletme gücünü bir sosyal medya platformundan alıyorsa ve bu sosyal medya platformu, bu işletmenin hesabını ortadan kaldırma hakkına sahipse bu işletme sağlam bir iş planına sahip değildir. Bir topluluk, kolayca parçalanabilecek tedarik zincirilerine bağımlıysa bu topluluk sağlam kaynaklara sahip değildir. Eğer dünya üzerindeki bir tür, sınırlı kaynakları sanki sınırsızmış gibi sömürüyorsa o türün sağlam bir hayatta kalma stratejisi yoktur. Bir şehrin doğal afetlere karşı hiçbir planı yoksa o şehir sağlam değildir. Olumluluğu tamamen ve pasif bir şekilde iyi şeylerin meydana gelmesine bağlı olan bir zihniyet sağlam bir zihniyet değildir. Eğer bir insan kendini sağlık konusunda eğitmemekte ısrar ediyorsa, kötü besleniyor ve kötü bir hayat tarzı sürdürüyorsa, bu seçimlerinin sonuçları ortaya çıktığında doktora koşmaktan başka bir şey yapmıyorsa bu insanın sağlığı sağlamda değildir. Bir insan otoriteye sorgusuzca boyun eğiyor ve güveniyorsa o insanın özgürlüğü sağlamda değildir. Bir ekonomi bir avuç insanın çıkarına yoğunlaşıyor ve bedeli çoğunluğa ödetiyorsa o ekonomi sağlam değildir. Demek istediğimi anladınız.


2021'de sağlam olmayan ne varsa net bir şekilde belirlemeli ve gerekli değişiklikleri yaparak bunların sağlamlarını ortaya koymak üzere çalışmalısınız. Bunun dezavantajı güçlü, istikrarlı ve güvenilir sandığımız pek çok şeyin aslında ne kadar hassas ve kırılgan olduğunu, üzerinde durduğumuz zeminin aslında altımızdan kolayca kayabileceğini şaşkınlık içinde fark etmek olacak. Hayatınızın tüm farklı alanlarında sahiden güçlü, istikrarlı ve güvenilir şeyler yaratacak ve inşa edecek olmanız ise durumun avantajlı kısmı.


Tüm bunların yanında, 2021'de ekonomi mikrodan makroya her düzeyde büyük bir mesele. Kendi ekonomik durumunuzu sağlamlaştırmak için neler yapabileceğinizi derinlemesine gözden geçirmeniz çok önemli. Gerçek şu ki mevcut ekonomik yapı ne sürdürülebilir ne de sağlam ve birçok insanın bundan haberi dahi yok. Finans kuruluşlarının sunduğu trendlere kanmayın. An itibariyle borsa hiçbir şekilde gerçeği yansıtmıyor.


Günümüz dünyasında birçok insan, özünde son derece zayıf temeller üzerine kurulmuş bir finansal sisteme bel bağlamış durumda. (İşin aslı çoğumuz bu durumdayız) 2021 ve 2022'de dünya ekonomisi iktidar mücadelelerine, durgunluğa ve hatta çöküşe meyilli. Bazı ülkeler (örneğin yarınlar yokmuşçasına, durmaksızın para basanlar ya da borç üstüne borç yığanlar veya ekonomik yıkımdan bir maaş uzakta olan düşük ücretli işçilerin sırtından geçinenler) bu duruma diğerlerinden d Ve diğer ülkeler bu fırsattan sonuna kadar yararlanacak. Gelecek yıllarda insanlığın gireceği en bakıldığında Çin para biriminin güçleneceği ve ABD/Avrupa para birimlerinin zayıflayacağı görülüyor.


Para, ihtiyaçlarımızı karşılamamıza yarayan temel araçlardan biri. Fakat bolluğun yalnız paraya bağlı olduğunu ya da ihtiyaçlarınızı yalnız parayla karşılayabileceğinizi düşünerek kendinizi sınırlamayın. Bazı insanlar paralarını bir mülke yatırıp burada kendi gıda ve sularını üretiyorlar ve böylece paraya ya da gıda ve su elde etmelerini sağlayacak olan toplumsal yapıya olan bağımlılıklarını azaltıyorlar. Bazı kişiler parayı hiç kullanmadan sağlam bir hayat yaratmanın yollarını buluyor. Bazıları, becerilerin ellerinden alınamayacağını, değer teşkil ettiğini ve değiş tokuş edilebileceğini bilerek, enerjilerini yeni beceriler geliştirmeye harcıyor. Daha sağlam bir hayat yaratmanın bir yolu da şu sorulara ekstra kafa yormaktır: Kendi ihtiyaçlarımı (veya ailemin/içinde yaşadığım topluluğun ihtiyaçlarını) karşılama becerim ne kadar sağlam? İhtiyaçlarım söz konusu olduğunda, ekonomik düzeydeki bağımlılığım beni hangi yönlerden başkalarının insafına bırakıyor, dolayısıyla beni kırılgan bir konuma sokuyor? Örneğin hayatınızda finansal çeşitlilik yoksa ekonomik durumunuz pek sağlam değildir. Bir kişi sadece bir tek para biriminde nakite sahipse ve o para birimi değer kaybeder ya da tamamen değersiz hale gelirse bu durumda bu kişinin ihtiyaçlarını karşılayacak hiç parası kalmaz.


Bu yüzden kendinize sorun: İhtiyaçlarımla ilgili olarak sağlam bir hayatı nasıl yaratabilirim? Bu çok önemli çünkü güç mücadelesi, içinde yaşadığınız toplumun bir gerçeği ve insanlar ihtiyaçlarınızı kullanarak sizi kolayca manipüle edebilirler. Dolayısıyla gücünüzü geri alın ve 2021'de hayatınızı mümkün olan her yönden sağlamlaştırın ki hiç kimse (yönetim dahil) ihtiyaçlarınızı kullanarak sizi kendi çıkarlarına alet edemesin. 2021'de bağımsızlığın olumlu tarafını özümsemeye davetlisiniz, çünkü bağımlılığın belli türleri sizi güçsüzleştirebilir. Güçsüz bağımlılık sağlam değildir; sağlam olan karşılıklı bağımlılıktır. Zaman, hangi noktalarda güçsüz bir şekilde bağımlı olduğunuzu tespit etme zamanıdır. Yurttaşlar tarihin hiçbir döneminde içinde bulundukları sisteme bu derece güçsüz biçimde bağımlı olmamıştır. Bununla birlikte olumlu bağımsızlığın "Ben tek başımayım" demek olmadığını da unutmayın. Olumlu bağımsızlık sadece kendimi başkasının insafına kalmayacağım bir pozisyona getirdiğim alamına gelir. Bu yıl ekonomik sağlamlığı geliştireceğimiz bir yıldır. Bu yıl büyük ekonomik riskler alınacak bir yıl değildir. Bu yıl casino modundan çıkıp akıllıca ve güvenli ekonomik kararlar vermenin yılıdır. Öte yandan bu yıl para hakkında bilgi edinmekten de çekinmeyin.


2021, 2020'nin ayak izlerini takip ettiği için gerçekte olanlarla toplumun olanlara dair bilgisi arasında büyük bir ayrım olmaya devam edecek. Bunu daha anlaşılır kılmak için boşanmakta olan bir anne baba hayal etmenizi istiyorum. Bu çift çeşitli sebeplerle çocuklarını konuyla ilgili aydınlatmaktan kaçınıyorlar. Bu durumda ya çocuklar gerçek onlardan gizlendiği için kendilerini bir illüzyonun içinde bulacaklar ya da olan bitene dair işaretleri ve bir şeylerin değiştiğini fark ettikleri, ama onlara sunulan hikaye ve ebeveynlerinin ortaya koyduğu görüntü bu işaretler ve değişikliklerle tamamen çeliştiği için kafaları karışacak veya gaslightinge uğramış hissedecekler. 2021'de topluma hem iyi niyetli hem de kötü niyetli olan pek çok nedenle aktif şekilde gasligting uygulanacak. Gerçek şu ki insanlık bir güç mücadelesinin, dolayısıyla da güç arayışında olan her kişi, grup, işletme ya da hükümetin giriştiği bir rekabetin tam ortasında. Herkes, bir seçim yapmak durumunda kaldığında neyin yanında olacağına ve kişisel gücünün hangi kısmına tutunup hangi kısmından vaz geçeceğine kendi adına karar vermek zorunda kalacak. Bu, dünyanın pek çok yerinde çatışmalara ve şiddete yol açacak. Örneğin Birleşik Krallık yurttaşları Brexit'in etkilerini bariz bir şekilde görmeye başladıklarında o topraklarda şiddet artışı yaşanacak. Bu çatışmalara, ön görmek için medyum olmayı gerektirmeyen bir başka örnek, bu yılın "aşı savaşı"nın başladığı yıl olacağıdır. İnsanlar bu konu üzerinde kutuplaşacaklar. Devlet kurumları ve sosyal medya platformları, bu çatışma bağlamında, söyledikleri inandıklarıyla ve kişisel çıkarlarıyla uyumlu olmayan kişilerin ifadelerini kontrol etmeye çalışacak. Bu çatışma bazı bilimsel tartışmaları, bedensel özerklik ve kişisel özgürlük meselesini, sosyal kontrol, otoriteryanizm, sansür, sosyal güvenlik, kişisel sorumluluk, kurumsal yozlaşma, tıbbi görüş konularını ve daha pek çok konuyu gündeme getirecek.


Bir başka örnek olarak merkezileşmiş güçle alakalı çatışmaları verebiliriz. Özellikle de sanal ve kripto para hususunda. İnsanoğlunun bilincinde açığa çıkmakta olan kriptografik bir ekonomik yapı söz konusu. Gücün bankaların ve federal kurumların merkeziliğinden bu şekilde uzaklaşması çok şiddetli bir karşı gücü fitilleyecek. Vahşi Vahşi Batı'nın kontrolü için verilen savaşa benzer bir durum söz konusu. Gelecek yıllarda yeni bir toplumsal hareket haline gelecek olan paranın serbest bırakılması konusu şu anki pek çok güç sahibini hiç ilgilendirmiyor. (İnsana güç kazandıran bir araç olan) paranın kontrolüyle ilgili olarak pek çok çatışma yaşanacak. 2021'de nakit akışını, dolayısıyla da insanları kontrol etmeye yönelik bir çaba söz konusu olacak.


2021'de tüm insanlar kendi değerlerini tanımlamaya ve ona göre yaşamaya davet ediliyor. Öte yandan ayrışan değerlerin bir sonucu olarak hem kişisel düzlemde, hem topluluklar içinde, hem işletmelerde hem de hükümetler düzeyinde birçok anlaşmazlık yaşanacak.


Yeryüzünün yaşam yolu potansiyellerine bakıldığında 3 olasılıktan ikisinde dünyayı ilgilendirebilecek bir asteroit meselesi görülüyor. Bir asteroit dünyanın rahatsız edici derecede yakınından geçebilir, hatta bu durumun 2021/2022'de dünyaya bazı etkileri olabilir. Bu arada her yıl dünyayı mahvedebilecek büyüklükte birçok asteroitin dünyanın 5 mil yakınından geçtiğini de bilmek isteyebilirsiniz. Dolayısıyla dünyanın etrafının boş olduğunu ve bir uzay taşının uçarak bize doğru gelişinin çok çok nadir rastlanan bir olay olduğunu düşünmek hata olur. Gelgelelim her iki durumda da 2021'de asteroitlerin, insanlığın bilinçli farkındalığına geri gelme ihtimali yüksek. Pek çok asteroitte bulunan minerallerden biri Demirdir. Demir öz güvenli gücün, aksiyonun, iradenin, insan kuvvetinin, dayanıklılığın, cesaretin, kararlılığın, azmin ve beden ve zihin keskinliğinin ilacını taşır. Pek çok asteroitte bulunan bir başka mineral de Enstatit mineralidir. Enstatit çok güçlü, kozmik ve maskülen nitelik taşıyan uyumluluk ve kararlılık enerjileri içerir. Ayrıca enstatit bir varlığın ortaya koyabileceği herhangi bir eyleme daha üst düzey bir perspektif getiren bir ilaç olma özelliği taşır. Tüm bunların yanında bir asteroit çoğunlukla geçici/fiziksel alemle fazlasıyla özdeşleşmiş (ve onun içinde kaybolmuş) canlı türleri için bir mesajdır. Tıpkı bir asteroitin yaptığı gibi kozmosun/fizikötesinin enerjilerini fiziksele, dünyaya taşımamızı söyleyen bir mesaj... Dolayısıyla bu zamanda evrenin böyle bir enerjiyi dünyaya göndermesi sürpriz sayılmaz. Konuyla ilgili paniğe kapılmak yerine bu olayın hayatınıza taşıdığı enerjiyi genel anlamda toplumun, dünyanın ve evrenin içindeki bireysel hayat amacınızı netleştirmek için kullanın. Hatta bunu yapmak için evrenin astreoit yollamasını beklemektense halihazırda dünyaya inmiş gök taşlarını bulup bunları bu önemli enerjilerin içine adım atmak üzere ilaç olarak kullanabilirsiniz.


2020 insanlığa bir kriz verdi. Buna tepki olarak dayatılan tedbirler (bu tedbirleri onaylayıp onaylanmamamızdan bağımsız olarak) insanlarda dışa vuramadıkları, kendi içlerinde hapsetmek durumunda kaldıkları bir baskı yarattı. Hapsedilen basınç her zaman bir çıkış yolu arar. Bu hapsedilmiş basıncın çıkış yolu bulması da toplumsal krize yol açar. Bu toplumsal krizin iki yıl mı, beş yıl mı yoksa on beş yıl mı süreceği insanlığa ait kolektif bilince bağlıdır. Sağlam olmayan bir toplumun sağlam olmadığının ortaya çıkmasının sonucu olan istikrarsızlık bir toplumu iç savaşa (ve bir iç savaş kolayca bir dünya savaşına dönüşebilir) olduğu kadar pozitif yeniden yapılanmaya da açık kılar. Geleceğin savaşlarının geçmişteki savaşlara hiç benzemeyeceğini akılda tutumakta da fayda var. Bugünün dünyasında yurttaşlar arka planda yaşananların sadece yüzeysel belirtilerine maruz kalırken kadife perdeler ardında koca bir savaş yaşanabilir. İnsanlık yeni bir dünyaya geçiş yapar ve dünya için yeni bir dizi kural geliştirmek zorunda kalırken kişiler birbirinden farklı değerlere sahip olduğunda çatışma kaçınılmazdır. İnsanlık şu anda bölünmüş durumda ve yönetici kademeye duyulan bütün güven kayboluyor. Çatışma maalesef 2020'den 2021'e taşıdığımız temalardan biri.


Bunları okuduğunuzda korkunç bir gelecek sizi bekliyormuş gibi hissetmiş olabilirsiniz, ama sizi temin ederim ki önümüzdeki birkaç yıla dair hem olumsuz hem de olumlu potansiyelleri bilmek son derece önemli. Bu bilgiye sahip olmak güçlü olmak demek, çünkü bu kendi özgür iradeniz ve yaratım gücünüzle ne yapacağınıza dair kararınızı etkileyecek. Yaşadığınız dünyanın mutabakata dayalı bir gerçeklik olduğunu hiç unutmayın. Siz de dahil varoluştaki her mahluk, her birimizin deneyimliyor olduğu kolektif gerçekliği ortaklaşa yaratmaktadır. Ve bu yıl bu kolektif gerçeklik üzerindeki kendi rolünüze ve etkinize sahip çıkmak için önemli bir yıl.


2021'de, sağlamlık konusuyla son derece uyumlu şekilde, sağlığınızın kontrolünü ele alıp bu konuda kişisel gücünüzü geri kazanmanız da kritik düzeyde önemli. Hem zihinsel, hem fiziksel hem de duygusal sağlıktan bahsediyorum. Sağlığınıza ilişkin pasif bir rolde olmayın. Pek çok insanın beslenme şekli ve pek çok insanın hayat tarzı sürdürülebilir değil. Bu da onların hastalanmaya yatkın olmasına yol açıyor. Bir sağlık çalışanının sizin için neyin iyi olduğunu bilmesini ve sizi iyileştirmesini beklemektense inisiyatif alın ve nasıl sağlıklı olabileceğinize ya da iyileşebileceğinize ilişkin kendi kendinizi eğitin. Bu noktada size süregiden belli bir sağlık krizi hakkında devasa bir tüyo vereceğim: Yapacağınız en önemli şey, DOLAŞIM SİSTEMİNİZE sağlamlık ve sağlık getirmektir ;) Dolaşım sisteminize solunum sisteminizden de daha fazla önem vermelisiniz ;) "Dolaşım sistemimi nasıl daha sağlam ve daha sağlıklı hale getiririm?" sorusu üzerinde düşünün. Bu kadarını söyleyecek ve bırakacağım, siz bu konuyu köşe bucak, dibine kadar araştırın!


Pekala, artık ayaklarınız 2021 konusunda yere bastığına göre şimdi madalyonun "olumlu" yüzüne bir bakalım. 21 Aralık 2020 günü (yani Kış Ekinoksu, Yule) özel bir astrolojik olay meydana geldi. Satürn ve Jüpiter arasında bir Büyük Kavuşum gerçekleşti. Bu gezegenlerin birbirine 0,1 derecelik yakınlaşması söz konusuydu. Bu olay bu gezegenlerin birlikte çalışmak üzere birbirine uyum sağlamasını sağlıyor. 800 yıldır ilk defa birbirlerine bu kadar yaklaşıyorlar. Sadece bununla kalmıyor, ikisi birden Kova burcuna geçiyorlar. Kova zaten toplumsal değişimin, kolektif eylemin ve hümaniteryenizmin burcudur. Üstüne bir de bu kavuşumun bir çağın dönüşümüne neden olması var. Dolayısıyla bu yazının başında bahsedildiği gibi, bir çağın kapanıp bir başka çağın başlaması mevzubahis.


Büyük kavuşumlar tarafından müjdelenen böyle dönüşüm zamanları son derece hararetli olur. Böyle dönemler krizlerle, kültürel devrimlerle, küresel sarsıntılarla ve insanlık perspektifinin/düşünüşünün tamamen değişmesiyle bağlantılıdır. Böyle çağ dönüşümlerinde iklim de büyük değişimlerden geçer. 2021 açısından bakarsak bunun anlamı sıcaklık (ve yeryüzünde hapsolmuş ısının iklim ve genel olarak dünya üzerindeki tüm etkileri), gök gürültülü fırtınalar, ciddi tropik fırtınalar, normalden daha sert rüzgarlar, depremler, suların yükselmesi, okyanusun derinlerindeki soğuk suyun yüzeye çıkması, dünyadaki bazı yerlerin normalden çok daha fazla yağmur alıp bazı yerlerin normalden daha kuru olması (ki bu su taşkınları ve kuraklık demek) ve (dünyanın en yaygın bitiş/başlangıç olayları olarak) yangınlardır.


Yeri gelmişken bir uyarı yapmak zorundayım. Titreşimsel olarak bakıldığında, 2021 gibi çağ değişimi yılları, "rayında olma" durumuyla tam bir zıtlık içindedir. Böyle yıllar yön değiştirmeye ilişkin bir titreşim taşırlar. Bu, bu yıl taşıma araçlarında teknik arızaların, mekanik aksaklıkların, operasyon hatalarının, hatta çöküşlerin artacağı ve kolaylıkla rota düzeltmesi yapılamayacağı (özellikle yanlamasına biçimde) anlamına geliyor. Bu araçlara örnek olarak trenleri, metroları ve lunapark trenlerini verebiliriz. Dolayısıyla bu alanlarda ekstra dikkatli olmakta fayda var.


Değişime direnç insanın doğası gereği olsa da insanlık uzun zamandır yeni bir devrin açlığını çekiyor. Mevcut devre dair işlevsel olmayan şeyler (siz onların ne olduğunu biliyorsunuz) bir son buluyor. Fakat bu sonlanışın sessizce ya da kavgasız gerçekleşmesini beklemeyin. 2021 genel bir resete öncülük ediyor ve insanların mikrodan makroya tüm düzeylerdeki değişime ayak uydurmak için kendilerini eğitmesi gerekiyor. Günlük eylemlerinizde, nasıl yaşadığınızda, nerede yaşadığınızda, nasıl çalıştığınızda, ne iş yaptığınızda, paranızı nasıl harcadığınızda, ilişkilere yaklaşımınızda, kimlerle ilişki kurduğunuzda, nasıl ticaret veya alışveriş yaptığınızda, sağlığınıza olan tutumunuzda, odağınızın nerede olduğunda, hayatınızın yapısında meydana gelecek değişimlerden söz ediyorum. Bütün bunlar gerçekliğin makro düzeyi için de geçerli.


Bu çağın hava elementi tarafından yönetileceğini belirtmek de önemli. Hava bilgiyle, inovasyonla, esneklikle, merakla, özgünlükle, uyumlulukla, dehayla, radikal yeni fikirlerle, toplumsal devrimle, öğrenmeyle, hızlı düşünmeyle, ani değişimlerle, farklı bakış açılarıyla, nesnel perspektifle, sezgiyle ve bilinçle ilgilidir. Bir süre durun ve tüm bunların fiziksel dünyada nasıl zuhur edeceğini düşünün.


Bu değişimin sonucu olarak meydana geleceklere çok kısaca (sadece buz dağının en uç noktasına) göz atarsak: 2021'de kanser araştırmalarında büyük ilerlemeler kaydedilecek. Gelmekte olan çağda mevcut siyasi sistemlerin yerini yenileri alacak. Bol miktarda icat, uyarlama ve inovasyon yapılacak. Zengin ve fakir arasındaki devasa uçurumu yok eden yeni sosyal yapılar yaratılacak. İnsanlık hem dünyadaki diğer türlere hem de gezegenin kendisine karşı oynadığı "alma zihniyeti"ne dayanan sıfır toplamlı oyuna*** bir son vermeye doğru evrilecek ve bunun yerine belini doğrultabilmek üzere kazan-kazan senaryolarına odaklanmaya başlayacak. Böylece sürdürülebilirlik sadece bir trend olmaktan çıkacak. 2021'in sürdürülebilir enerji ve sürdürülebilir havacılıkla insanlığın tanıştığı yıl olması muhtemel görünüyor. Ekonomi revizyondan geçirilecek. Bu, küresel mali sisteme bağlı borç temelli kapitalizmden muzdarip olan herkes için iyi haber. Yaklaşmakta olan en büyük toplumsal hareketlerden biri de parayı devletten ayırmak ve özgürleştirmek üzere gerçekleşecek. İlişkiler de mevcut kalıplardan özgürleşecek. Bunun sonucunda değişmek zorunda kalacak olan sistem sayesinde ise mevcut kalıpların yol açtığı ızdırap büyük ölçüde son bulacak. Gittikçe daha sık rastladığımız geleneksel olmayan ilişki tarzı gelecekte daha da olağan hale gelecek. Belki de en büyük revizyonu evlilik kavramına ilişkin düşüncelerde göreceğiz. Öte yandan yerelleşme eğiliminin artması ve (güç dahil) her şeyin daha yerel hale gelmesiyle güçlü, bölgesel gıda sistemleri inşa etmeye yönelik bir hareket görülecek. Sanatçılar önceki devre göre daha fazla değer ve kabul görecek. Sosyal adaleti, iklimi, yeni düşünceleri savunan liderler ve bu yeni devrin temalarıyla uyumlu olan tüm diğer liderler toplumda güç kazanacak. Ve bunlar sadece başlarda göreceğimiz birkaç küçük değişiklik.


İnsanlık, eylemlerin sonuçlar doğurduğunu, dolayısıyla belli kolektif sorumluluklara sahip olduğumuzu ve daha iyi bir yarın istiyorsak durup pasif bir şekilde o yarının başımıza gelmesini bekleyemeyeceğimizi gittikçe daha net bir şekilde görüyor. Bu yarını yaratacak düşünceleri, sözcükleri, eylemleri ortaya koymalıyız. Bir benzetmeyle anlatacak olursam, ışığın karanlığa gelmesini bekleyemeyiz, o ışığı biz üretmeliyiz. Herkesin hep aradığı o ışığın üretim yeri kendi içimizdir ve ışık içimizden taşıp dünyaya yayılır. Bu yüzden şimdi sizi 2021 için net bir yönergeyle baş başa bırakacağım.


2021'de oturup pasif bir şekilde işlerin iyiye gitmesini beklemek seçenek dışı. Dışarıdaki dünyanın sizi iyi hissettirecek hale ya da sizin olmasını istediğiniz biçime gelmesi için pasif bir şekilde beklemek seçenek dışı. 2021'de etkin olmalı ve oyunuzu yeni dünyanın lehine kullanmak için inisiyatif almalısınız. Bu hayattaki oyunuz da sizin düşünceleriniz, sözleriniz ve eylemlerinizdir. Dünyada neyi görmek istiyorsanız o siz OLMALISINIZ. Başkaları ne söylesin istiyorsanız onu siz SÖYLEMELİSİNİZ. Başkaları ne yapsın istiyorsanız onu siz YAPMALISINIZ. Başkalarının savunucusu olması gerektiğini düşündüğünüz şeylerin SAVUNUCUSU siz OLMALISINIZ. 2021'de ışığın gelmesini ümit etmeyin. Ümit ettiğiniz ışık siz olun. Eğer yeterince insan bunu yaparsa bu dünya, olmasını istediğiniz yer haline gelir.





*Teal Swan'ın aşağıdaki linkte yer alan yazısının çevirisidir. (Çeviri: Senem Balaban)

https://tealswan.com/teals-blog/forecast-for-2021-r584/


**Gaslighting: Kişinin görüdüğü, duyduğu, algıladığı, fark ettiği şeyler için ona başka biri tarafından son derece öz güvenli bir şekilde bu şeyleri aslında görmediğinin, duymadığının, algılamadığının, fark etmediğinin söylenmesi. Bir bakıma "Sen uyduruyorsun/sen delisin/gerçeklikten uzaksın" denmiş oluyor, kişinin üstünde durduğu sağlam zemin un ufak ediliyor. Gaslightinge uğrayan bir insan kendine güvenen biri değilse gerçekten de karşı tarafın haklı olduğunu, kendi akli dengesinin ise yerinde olmadığını düşünmeye başlayabiliyor.


***Sıfır toplamlı oyun: Satranç gibi, tarafların birinin kazanıp diğerinin kaybettiği oyunlar için kullanılan tabir. İki tarafın da kazanmasının söz konusu olmadığı sosyal durumlar için metafor olarak da kullanılır bu yazıdaki gibi.

21 views0 comments

Recent Posts

See All

Commenti


Post: Blog2_Post
bottom of page